Gökçeada'daki Tarım ve Hayvancılığın Tarihçesi
Çanakkale'nin Gökçeada ilçesinde tarım ve hayvancılığa yönelik ilk yerleşik toplulukların geçmişi 8 bin 800 yıl öncesine uzanıyor. Dünyanın ilk 'Cittaslow (sakin şehir) adası' unvanına sahip olan Gökçeada, bu belirlemelerle dikkat çekiyor.
Uğurlu-Zeytinlik Höyüğü Kazısının Önemi
2009'dan bu yana Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın izniyle Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Burçin Erdoğu başkanlığında yürütülen kazılarda önemli buluntular elde edildi. Ege adalarında besin ekonomisini araştıran arkeologlar, Gökçeada'nın tarihine ışık tutan veriler topladı.
İlk Yerleşik Topluluklara Dair Veriler
Prof. Dr. Erdoğu, Uğurlu köyünün 900 metre doğusundaki höyükte yapılan kazılarda tarım ve hayvancılığa dayalı ilk yerleşik toplulukların varlığının kanıtlandığını belirtti. Bu topluluk, koyun, keçi ve sığır gibi evcil hayvanları ile buğday ve arpa gibi tahılları adaya getirmiştir.
Topluluğun Yaşam Tarzı ve Teknolojisi
Erken dönemde deniz seviyesinin günümüzden daha alçak olduğu bir zamanda adaya yerleşen topluluğun yaşam tarzı, genellikle hayvancılıkla uğraşmakta ve tarımı daha az uygulamakta, geniş arazilerde avcılık ve toplayıcılık yaparak geçimlerini sürdürmektedir.
Bu topluluğun inşa ettiği yuvarlak planlı, çukur tabanlı binaların kireç sıvalı tabanları ve ahşap ile saz örgüsü duvarları olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca, bu topluluğun seramik yapımına ilgi duymadığı ancak yontma taş aletler yapımında uzmanlaştığı anlaşılmıştır. Yerleşimde bulunan obsidyen ve nefrit gibi malzemeler, bu dönemde ticaretin de var olduğunu göstermektedir.
Çanakkale'nin Gökçeada ilçesinde Uğurlu-Zeytinlik Höyüğü kazısı, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünün izniyle 2009'dan bu yana sürüyor. Alandaki buluntular, tarım ve hayvancılığa dayalı ilk yerleşik toplulukların varlığının 8 bin 800 yıl öncesine dayandığını gösteriyor.
Çanakkale'nin Gökçeada ilçesinde Uğurlu-Zeytinlik Höyüğü kazısı, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünün izniyle 2009'dan bu yana sürüyor. Alandaki buluntular, tarım ve hayvancılığa dayalı ilk yerleşik toplulukların varlığının 8 bin 800 yıl öncesine dayandığını gösteriyor.