HÜLYA KOÇYİĞİT
Emine Erdoğan'a büyük saygı ve hayranlık duyuyorum. Öylesine önemli işleri gündeme taşıdı ki, bugün bütün dünya takdir ediyor. Çünkü insanlık kadına konuşuyor. Daha müreffeh bir dünya olsun istiyoruz. Çok mazlum halklar var. Onlara hep elini uzatan, kız çocuklarının okuması için çabalayan, sıfır atık projesini başlatan, su kullanımına dikkat çeken o kadar çok konuda aktif rol alıyor ki, hayran olmamak elde değil. Çok takdir ediyorum.
Hayatta olmayan çok değerli arkadaşlarımla filmler çektim. O filmler hazinemiz bizim. Türk insanının yardımlaşması vicdanı, arkadaşlık dostluk vefa hepsini görebiliyorsunuz. Sizin filmlerinizle büyüdük dediklerinde mest oluyorum. Bugün neden saygı ve sevgi yok diyorlar. İnsanlar kutuplaştılar maalesef. Hâlbuki biz kederde sevinçte bir olmayı başarabilen milletiz. Mutlu günleri yaratmak da bizim elimizde.
Anne baba her zaman rol model. Annemden ne gördüysem çocuğuma aktarmaya çalıştım. O da kendi kızlarına aynı şekilde. Aile en ulvi değerimiz. Aynı sofrada karşılıklı konuşabilmeye dikkat ettiğimiz bir anlayışımız var. Bugün aynı masada oturup birbiriyle konuşmayan nice insanları görüyorum üzülüyorum. Anı yaşayamıyorlar. Hayat andan ibaret.
Selim'le evlenmeye karar verdiğimizde ben mesleğime devam edebilecek miyim diye sordum. 50 yıl önce geleneksel olarak böyle bir anlayış vardı. Selim bana 'Elbette işini yapacaksın, en büyük hayranın benim. Hep destek olacağım' dedi. Bunu duyduktan sonra ne yapacağını yapmayacağını biliyorsun. Birbirimiz tamamlayarak bugünlere kadar geldik. Mutlu evlilikte ego olmaz. Tüketim çağındayız, her şeyi çabuk tüketiyoruz. Karşımızdakinin de insan olduğunu unutup empati kurmayı unutuyoruz. Egolar devreye giriyor. Böyle bir durumda diyalog kuramayınca yollar ayrılıyor. Ben futbola uzaktım ama şimdi en büyük futbol seyircisiyim. Selim (Soydan) koyu Fenerbahçe taraftarı ben Beşiktaşlıyım. Bu gibi farklı yönlerimiz olmasına rağmen birbirimizin zevklerine ayak uydurduk. Bunun temeli sevgi.'
MERVE ÖZBEY
Marketin ortasında seni çok seviyorum diyorum Elif, içimin yağları eriyor. 2.5 yaşında. Emir 1 yaşında tüm derdi arabalar. Sağlık sorunu yaşadığımda çocuklar bir müddet ablalarıyla oldu. Bunu anlatmaya hazır hissetmiyorum kendimi. Sahneye de döndüm çok şükür. Şu an iyiyim. Laf olmasın söz olmasın diye büyütülmüş bir nesliz. Kapalılık diye söylenen şey benim normal hayatımdı. Emir ve Elif ileride büyüdüğünde çok zarar görmesin diye dikkat ediyoruz ama özel bir çabamız yok. Şuraya gideyim beni çeksinler demedim hiç. Evimizde de kurallar vardır, sofraya hep beraber otururuz.
TANYELİ
Sağlık sektörüne çok ilerideyiz. Cumhurbaşkanına ve Sağlık Bakanlığı'na teşekkür ediyorum. İlaçlardan biri 6 bin Euro. Duyurduğum an hemen sahip çıktılar. Amerika'da yaşadım, son 10 yıldır Avustralya'dayım. Türkiye'de çok şanslıyız hastanelerimiz mükemmel, doktorlarımız çok iyi, kendi toprağımda canını emanet edebimek çok önemli. Çoğu ilacımız karşılanıyor. Kemoterapiyi yurt dışından gelen ilaçları, birçok ülkeden çok fazla şansa sahibiz. Amerika'dayken turizm otelcilik okudum. 2017'de tansiyonum çıktı acile girdim. 4 bin 700 dolar ödedim. Avustralya'da oturumum olduğu için haklarım var ama burada olan hiçbir şey dünyanın hiçbir yerinde yok. Yine Avustralya'da da özel hastane acil servisi yok. İki ağrı kesici verip yolluyorlar. Orada da Türk doktorlarını bulup Türk kliniklerine gidiyorum. Türkiye dünyanın incisi sağlıkta birincisi. Her şey maddiyat değil. Maddi manevi destek oldu herkes. Sanat dünyasından Hülya Avşar, Sibel Can, Ebru Gündeş, Yıldız Tilbe, Safiye Soyman, Zara; iş cemiyet dünyasından pek çok kadın arkadaşım hiç yalnız bırakmadı. Kadir kıymet bilen vefalı dostlarım var. Allah hepsinden razı olsun. Birlerini bin etsin.'